Peygamberimiz

Hakkında Ayet İnen Âmâ Sahabi

Hakkında Ayet İnen Âmâ Sahabi

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Sahabiler ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Sahabiler başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Sahabiler ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Hakkında ayetler nazil olan âmâ sahabi Abdul­lah İbn Ümmü Mektûm (r.a.) hadisesi.

Peygamber Efendimizin müezzinlerinden Abdul­lah İbn Ümmü Mektûm -radıyallâhu anh- farklı zamanlarda Resûlullâh Efendimizin yanına gelir:

“–Yâ Resûlallâh! Allâh’ın Sana öğrettiklerinden bana da öğret!” diye yalvarırdı.

Peygamber Efendimiz de; o temiz yürekli sahâbîsini kırmaz, tatlılıkla bütün sorularına yanıtlar verirdi.

Birgün, Kureyş’in ileri gelenlerinden birkaç kişi, Peygamberimiz’in yanında yer alıyorlardı. Hazret-i Peygamber de: «Belki bu Kureyş’in ileri gelenleri îmâna gelirler de maiyyetindekiler de hidâyet bulurlar.» ümidi içindeydi. Bu arada, doğuştan âmâ olan müezzin Abdullah İbn Ümmü Mektûm yine geldi. Âmâ olduğu için Rasûlullâh’ın yanında kimlerin bulunduğunu bilmiyordu. Bundan dolayı, her vakitki ricâsını tekrarladı. Misafirlerin yanında bu yersiz suâlden Hazret-i Peygamber üzüldü ve sıkıldı. Başını öte tarafa çevirdi. Alâka göstermedi. Bu durumdan, Abdullah İbn Ümmü Mektûm’un gönlü hafifçe incindi. Bunun üzerine Abese Sûresi’nin başında bulunan iki ayet nazil oldu:

“Rasûlullâh, âmâ geldi diye yüzünü buruşturdu ve başını çevirdi.” (Abese, 1-2)

Bu hadise­den sonra, Rasûlullah Efendimiz Abdullah İbn Ümmü Mektûm’u ne zaman görse:

“–Ey kendisi için Rabbimin Bana sitem ettiği zât, merhaba!”(Vâhidî, Esbâbu Nüzûli’l-Kur’ân, s. 471) diye buyururlardı.

Hiç kuşkusuz bu hâdise, ümmeti irşâd için Hazret-i Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem)’in kişiyinda sergilenmiş ilâhî bir örnektir. Bununla, bütün ehl-i îmâna, böyle mevzûlarda takip etmesi gereken istikamet gösterilmiştir. Dolayısıyla Hak dostları, bu mesele üzerinde, yâni incitmeme hususunda titizlikle durmuşlar ve gönülleri birer nazargâh-ı ilâhî, yâni bir bakıma mânevî kâ’betullâh olarak addetmişlerdir. Zîrâ, kim gönül kâ’besine zarar verirse, hakîkatte onun sahibini incitmiş olur. Bu itibarla denir ki:

Ayrıca Bakınız.  Hz. Osman'ın (r.a.) Sözleri

«Allâh, gönlü kırıklarla birliktedir.»

Hadîs-i şerîfte buyurulur:

“Mûsâ -aleyhisselâm- Cenâb-ı Hakk’a bir ilticâsında:

«– Yâ Rab! Seni nerede arayayım?» dedi.

Allâh Teâlâ buyurdu ki:

«– Beni, kalbi kırıkların yanında ara.»” (Ebû Nuaym, Hilye, II, 364)

Kaynak: Osman nuri Topbaş, Ab-ı Hayat Katreleri, Erkam Yayınları

ABDULLAH BİN ÜMMÜ MEKTUM (R.A.) KİMDİR?

Abdullah Bin Ümmü Mektum (r.a.) Kimdir?

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın