Kuran-ı Kerim

A’râf Suresi 130. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

A’râf Suresi 130. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

A’râf Suresi 130. ayeti ne anlatıyor? A’râf Suresi 130. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

A’râf Suresi 130. Ayetinin Arapçası:

وَلَقَدْ اَخَذْنَٓا اٰلَ فِرْعَوْنَ بِالسِّن۪ينَ وَنَقْصٍ مِنَ الثَّمَرَاتِ لَعَلَّهُمْ يَذَّكَّرُونَ

A’râf Suresi 130. Ayetinin Meali (Anlamı):

Gerçekten biz, düşünüp akıllarını başlarına almaları için Firavun ve yandaşlarını senelerce kuraklık, ürün kıtlığı ve gelir darlığıyla cezalandırdık.

A’râf Suresi 130. Ayetinin Tefsiri:

Cenâb-ı
Hak, Hz. Mûsâ’nın gösterdiği açık mûcizelerden hareketle onun davetini kabul
etmedikleri gibi, üstelik İsrâiloğulları’nı acımasızca yok etmeyi planlayan
Firavun ve halkını, sonsuz merhametinin bir tecellisi olarak bir anda helak
etmedi. Bilakis nedenleri üzerinde düşünüp öğüt almaları ve nebevî davete kulak
verip hakikati bulmaları hikmetine binâen onları bir takım sıkıntılara maruz
kıldı. Öncelikle onları senelerce devam eden kıtlıkla ve bunun tabii bir
neticesi olarak ürünlerin azaltılmasıyla cezalandırdı. Nasihatin kâr etmediği
bir toplumu musîbetle ikaz etti. Üzerlerinde, bütün hal ve hareketlerine âgâh
olan, her türlü söz, fiil ve davranışlarını takip eden, haklarında istediği
kararı alıp uygulayabilen, istediğinde mühlet vermeye, istediğinde ise helak
etmeye gücü yeten sonsuz kudret sahibi bir Allah’ın olduğunu, bundan dolayı ilâhî
emirlere karşı gelmekten sakınmak gerektiğini hatırlattı.

Âyet-i
kerîmede şu hususlara dikkat çekildiği görülür:

 
Fert ve toplum yaşamında ekonomik şartların çok mühim bir yeri
mevcuttur. İktisâdî yaşamın sarsıntıya uğraması ve bozulması, o toplumun çökmekte
olduğunun ciddî bir işareti sayılmalıdır. Toplumun iktisâdî yönden iyileşip
kalkınabilmesi ise fertlerinin ahlâklı olup, Allah’ın ihsan ettiği zenginlik
kaynaklarını, İsrâftan kaçınarak, fert ve toplumun menfaatine olacak biçimde
çalıştırıp geliştirmelerine bağlıdır.

 
Allah Teâlâ’nın rahmetinin ne kadar geniş ve sonsuz olduğu
anlaşılmaktadır. Zira Rabbimiz, Firavun ve kavmi gibi her bakımdan helâke hak
kazanmış kimseleri bile hemen helak etmeyip, onları öncedenden bir takım
sözlü ve fiilî ikazlarla kendine dönmeye davet etmektedir.

 
Gelen musibetler, zorluk ve sıkıntılar bireylerin uyanmasına ve ibret
alıp gerçeği kabullenmesine mühim bir nedentir.

Lakin Firavun hânedânı başlarına gelen
musibetlerden bir türlü ders almıyorlardı:

A’râf Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Âl-i İmrân Suresi 12. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

A’râf Suresi 130. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın