Kuran-ı Kerim

Yunus Suresi 17. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Yunus Suresi 17. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Yunus Suresi 17. ayeti ne anlatıyor? Yunus Suresi 17. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

Yunus Suresi 17. Ayetinin Arapçası:

فَمَنْ اَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرٰى عَلَى اللّٰهِ كَذِبًا اَوْ كَذَّبَ بِاٰيَاتِه۪ۜ اِنَّهُ لَا يُفْلِحُ الْمُجْرِمُونَ

Yunus Suresi 17. Ayetinin Meali (Anlamı):

Allah adına yalan uydurandan yahut O’nun âyetlerini yalanlayandan daha zâlim kim olabilir? Şu bir gerçek ki, günahlara dalmış inkârcı suçlular asla kurtuluşa eremezler.

Yunus Suresi 17. Ayetinin Tefsiri:

Yalan
bir eziyet, iftira daha büyük bir eziyet, Allah adına yapılan yalan ve iftira ise
en büyük eziyetdür. Allah’ın indirdiği âyetleri ve gösterdiği delilleri inkâr
etmek; onların asılsız ve yalan olduğunu söylemek de yine en büyük ve katmerli
eziyetdür. Çünkü bunda biri bâtıla hak demenin, diğeri hakka bâtıl demenin
karşılığı olmak üzere iki türlü eziyet mevcuttur. Buna göre peygamber olmadığı
halde peygamberlik taklidine kalkışmak ve Allah’a şirk koşmak büyük bir eziyet
olduğu gibi, gerçek olan Kur’ân’ı ve peygamberi inkâr etmek de büyük eziyetdür.
Bunları yapandan da daha zâlim kimse olamaz. Böylelikle zulmün zirvesine varan
yalancı, iftiracı, inkârcı suçluların kurtuluşa eremeyecekleri de muhakkaktır.

Buna rağmen:

Yunus Suresi tefsiri için tıklayınız…

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Yunus Suresi 17. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

Ayrıca Bakınız.  Mâide Suresi 51. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın