Kuran-ı Kerim

A’râf Suresi 48. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

A’râf Suresi 48. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

A’râf Suresi 48. ayeti ne anlatıyor? A’râf Suresi 48. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

A’râf Suresi 48. Ayetinin Arapçası:

وَنَادٰٓى اَصْحَابُ الْاَعْرَافِ رِجَالًا يَعْرِفُونَهُمْ بِس۪يمٰيهُمْ قَالُوا مَٓا اَغْنٰى عَنْكُمْ جَمْعُكُمْ وَمَا كُنْتُمْ تَسْتَكْبِرُونَ

A’râf Suresi 48. Ayetinin Meali (Anlamı):

A‘râftakiler, simalarından tanıdıkları cehennem ehli bazı adamlara seslenerek şöyle derler: “Gördünüz ya, ne kalabalık fanatiklerinız, ne hesapsız servetiniz, ne de kibirli tavırlarınız bugün size bir fayda sağladı.”

A’râf Suresi 48. Ayetinin Tefsiri:

Kâfirler
dünya çapında mal, evlat ve fanatiklerinın çokluğuna güvenir, bundan cesaret alarak
hem hakkı kabulü gururlarına yediremez, kibirlenip yüz çevirir hem de insanları
ufak görerek, “Allah bunlara mı merhamet edecek? Allah’ın rahmeti bunlara mı
kaldı?” diye alay ederlerdi. Dolayısıyla kendilerini simalarından, yüzlerindeki
nursuzluk, çirkinlik ve siyahlıktan tanıyan A‘râf  ehli, bir taraftan cehennemliklere bu gaflet
ve yanılgılarını hatırlatırken, bir taraftan da onların küçümsediği, değer
vermediği mü’minleri cennet ve orada bulunan ebedî saadetle müjdelerler.

Şimdi
ise mahşerdeki en acı manzaralardan biri belirtiliyor:

A’râf Suresi tefsiri için tıklayınız…

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

A’râf Suresi 48. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

Ayrıca Bakınız.  En'âm Suresi 160. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın