Kuran-ı Kerim

En’âm Suresi 107. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

En’âm Suresi 107. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

En’âm Suresi 107. ayeti ne anlatıyor? En’âm Suresi 107. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

En’âm Suresi 107. Ayetinin Arapçası:

وَلَوْ شَٓاءَ اللّٰهُ مَٓا اَشْرَكُواۜ وَمَا جَعَلْنَاكَ عَلَيْهِمْ حَف۪يظًاۚ وَمَٓا اَنْتَ عَلَيْهِمْ بِوَك۪يلٍ

En’âm Suresi 107. Ayetinin Meali (Anlamı):

Eğer Allah dileseydi onlar Allah’a şirk koşmazlardı. Seni onların başında bir koruyucu ve gözetleyici yapmadık. Sen onların yaptıklarından sorumlu bir vekil de değilsin.

En’âm Suresi 107. Ayetinin Tefsiri:

Peygamberin
vazifesi, Rabbinden gelen vahye ilk kez kendisinin iman edip uyması,
Allah’tan başka ilâh olmadığını kabul etmesi, müşriklerden yüz çevirmesi; sonra
da insanları kendisi gibi davranmaveyavet etmesidir. Allah dileseydi müşrikler
şirk koşmazdı. Lakin ilâhî taksimat ve hikmet, insanlardan kiminin kendi
yaşlılarıyla iman etmelerine, kiminin de şirk, küfür gibi sapıklık yollarına
gitmelerine imkân verecek biçimde tecelli etmiştir. Bu nedenle Allah Resûlü (s.a.s.)’in
tebliğ vazifesi mevcuttur fakat  inkârcılar
üzerinde koruyuculuk ve bekçilik yapmak gibi bir mesuliyeti yoktur. Lakin
Peygamber’in de mü’minlerin de gerek dini tebliğ ederken gerekse diğer beşerî
ilişkiler esnasında bireylerin inançlarına saygı adına dikkatli olmaları
istenerek şöyle buyruluyor:

En’âm Suresi tefsiri için tıklayınız…

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

En’âm Suresi 107. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

Ayrıca Bakınız.  Bakara Suresi 190. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın