Allah Her Şeyi Bilendir
Karın yağları çok (şişman), kalplerinin anlayışı kıt iki Kureyşli ve Sakîf’ten bir hısımları Beyt’in yanında oturmuş konuşuyorlardı. Birbirlerine:
“–Ne dersiniz, acaba Allah bizim kelimelerimizi duyuyor mudur?” dediler. Birisi:
“–Herhalde bazısını duyar, bazısını duymaz” dedi. Bir diğeri:
“–Eğer bir kısmını duyuyorsa hiç kuşkusuz hepsini duyar! Ya da açıktan dile getirdiğimizi duyuyorsa gizli dile getirdiklerimizi de duyar” dedi.
Bunun üzerine:
“Siz, kulaklarınızın, gözlerinizin, derilerinizin, aleyhinizde tanıklık edecekleri bir günün geleceğine inanmıyor ve ondan sakınmıyordunuz, bunun bunun yanında siz, yaptıklarınızın çoğunu, Allah’ın bilmediğini sanıyordunuz. İşte Rabbiniz ile ilgili beslediğiniz bu kötü zandır ki sizi mahvetti de o yüzden hüsrana uğrayanlardan oldunuz”[1] âyetleri nâzil oldu.[2]
Dipnotlar:
[1] Fussilet, 22-23. [2] Buhârî, Tefsîr 41/1, 2; Müslim, Sıfâtü’l-Münâfikîn 5; Tirmizî, Tefsîr 41/3248.Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Haram’dan 111 Hatıra, Erkam Yayınları
Kaynak: https://www.islamveihsan.com/