Kuran-ı Kerim

Tevbe Suresi 40. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Tevbe Suresi 40. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Tevbe Suresi 40. ayeti ne anlatıyor? Tevbe Suresi 40. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

Tevbe Suresi 40. Ayetinin Arapçası:

اِلَّا تَنْصُرُوهُ فَقَدْ نَصَرَهُ اللّٰهُ اِذْ اَخْرَجَهُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ثَانِيَ اثْنَيْنِ اِذْ هُمَا فِي الْغَارِ اِذْ يَقُولُ لِصَاحِبِه۪ لَا تَحْزَنْ اِنَّ اللّٰهَ مَعَنَاۚ فَاَنْزَلَ اللّٰهُ سَك۪ينَتَهُ عَلَيْهِ وَاَيَّدَهُ بِجُنُودٍ لَمْ تَرَوْهَا وَجَعَلَ كَلِمَةَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا السُّفْلٰىۜ وَكَلِمَةُ اللّٰهِ هِيَ الْعُلْيَاۜ وَاللّٰهُ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ

Tevbe Suresi 40. Ayetinin Meali (Anlamı):

Eğer o Peygamber’e yardım etmezseniz, iyi bilin ki, Allah ona vaktiyle yardım ettiği gibi yine edecektir: Hani kâfirler onu Mekke’den çıkardıklarında, ikinin ikincisi olarak mağarada iken arkadaşına: “Üzülme, Allah bizimle birliktedir!” diyordu. İşte o zaman Allah ona yardım etti, üzerine huzur veren emniyet ve rahmetini indirdi, onu göremediğiniz ordularla destekledi. Kâfirlerin bâtıl inanç ve dâvalarını alçalttı. Allah’ın dâvası ise zâten her zaman yücedir. Çünkü Allah, kudreti dâimâ üstün gelen, her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olandır.

Tevbe Suresi 40. Ayetinin Tefsiri:

Mekke’de
seneler boyu müşriklerin en acımasız saldırı ve işkencelerine maruz kalan
mü’minler, Resûlullah (s.a.s.)’in müsaadesiyle peyderpey Medine’ye hicret
etmişlerdi. Geride pek az kimse kalmıştı. Resûlullah (s.a.s.), hicret etmek
için Rabbinin iznini bekliyordu. En sonunda bu izin de tahakkuk edince en sadık
arkadaşı Hz. Ebubekir ile Medine’ye doğru yola koyuldu. Hicret esnasında
müşrikler aracılığıyla ısrarla takip edilen Peygamber Efendimiz ve Hz. Ebubekir
bir ara Sevr mağarasına sığınmışlardı. Müşriklerin seslerini duyuyorlardı.
Ebubekir (r.a.) korkmuştu. Rivayete göre müşrikler, mağaranın girişindeki
örümcek ağı ve güvercin yuvasını görünce, içeride kimse yoktur, diye bırakıp
gittiler. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, X, 95) Burada Hz. Ebubekir: “Eğer
oraya gelen müşriklerden biri ayaklarına baksaydı, muhakkak bizi ayakları
altında görürdü” dedim de Resûlullah (s.a.s.): “Ey Ebubekir! Üçüncüleri
Allah olan iki kişi ile ilgiliki bu endişen niyedir”
buyurdu. (Buhârî, Fezâilü’s-sahâbe
2; Müslim, Sahâbe 1) İşte âyet-i kerîmede bu yardımın Allah’ın gönderdiği
meleklerden müteşekkil görünmez ordu aracılığıyla olduğu dile getirilmektedir.
Allah Teâlâ orada Peygamberini, katından indirdiği görünmez melek ordularıyla
takviye etmiştir. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, X, 95) Bu melek orduları,
mağaranın ağzına kadar yaklaşan müşrikleri şaşkınlaştırmış ve onları, Resûlullah
(s.a.s.)’i takipten alıkoymuşlardır. Yoksa Medine’ye varıncaya kadar
müşriklerin Allah Resûlüne ulaşmaları ve onu bulmaları gayet kolaydı. Bu
melekten ordular onlara mani olmuşlardır.

Bu
nedenle:

Tevbe Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Yunus Suresi 70. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Tevbe Suresi 40. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın