Nisâ Suresi 25. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Nisâ Suresi 25. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.
Nisâ Suresi 25. ayeti ne anlatıyor? Nisâ Suresi 25. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…
Nisâ Suresi 25. Ayetinin Arapçası:
وَمَنْ لَمْ يَسْتَطِعْ مِنْكُمْ طَوْلًا اَنْ يَنْكِحَ الْمُحْصَنَاتِ الْمُؤْمِنَاتِ فَمِنْ مَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْ مِنْ فَتَيَاتِكُمُ الْمُؤْمِنَاتِۜ وَاللّٰهُ اَعْلَمُ بِا۪يمَانِكُمْۜ بَعْضُكُمْ مِنْ بَعْضٍۚ فَانْكِحُوهُنَّ بِاِذْنِ اَهْلِهِنَّ وَاٰتُوهُنَّ اُجُورَهُنَّ بِالْمَعْرُوفِ مُحْصَنَاتٍ غَيْرَ مُسَافِحَاتٍ وَلَا مُتَّخِذَاتِ اَخْدَانٍۚ فَاِذَٓا اُحْصِنَّ فَاِنْ اَتَيْنَ بِفَاحِشَةٍ فَعَلَيْهِنَّ نِصْفُ مَا عَلَى الْمُحْصَنَاتِ مِنَ الْعَذَابِۜ ذٰلِكَ لِمَنْ خَشِيَ الْعَنَتَ مِنْكُمْۜ وَاَنْ تَصْبِرُوا خَيْرٌ لَكُمْۜ وَاللّٰهُ غَفُورٌ رَح۪يمٌ۟
Nisâ Suresi 25. Ayetinin Meali (Anlamı):
İçinizde hür mü’min kadınlarla evlenecek servet ve imkânı bulunmayanları, sahibi olduğunuz mü’min cariyelerle evlendirin. Allah sizi imanlarınızla değerlendirir ve her birinizin imanının keyfiyet ve derecesini çok iyi bilir. Hür olsun, câriye olsun hepiniz aynı kökten birer insan; mü’minler olarak da aynı dinin ve aynı toplumun mensuplarısınız. O halde câriyeleri, iffetli yaşamaları, açıkça yahut gizli dostlar tutarak zinâ etmemeleri şartıyla ve sahiplerinin de izniyle nikâhlayın. Mehirlerini de dinin ve örfün gereklerini dikkate alarak güzelce verin. Evlendikten sonra zinâ ederlerse onların cezası hür kadınların cezasının yarısıdır. Câriyelerle evlenme izni, içinizden kötü yola düşmekten korkanlar içindir. Lakin sabredip onlarla evlenmemeniz sizin için daha hayırlıdır. Allah çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.
Nisâ Suresi 25. Ayetinin Tefsiri:
Evlenmek
isteyen, fakat maddî gücü olmayan erkeklerin mü’min cariyeleri nikahlaması
tavsiye edilmektedir. Eski devirlerde köle ve cariyelere insan nazarıyla
bakılmadığı için, câriye nikahlamak erkek için haysiyet kırıcı bir davranış
olarak kabul ediliyordu. Âyet bu anlayışı yumuşatmak ve gerekli durumlarda
cariyelerin de nikahlanabileceği düşüncesine hazırlamak maksadıyla, bütün
bireylerin aynı kökten geldiğine, herkesin insanlıkta birbirine eşit olduğuna,
hele mü’minlerin aynı dinin ve toplumun parçası olduklarına göze çarpmaktadır.
“Allah sizin imanınızın keyfiyet ve derecesini çok iyi bilir” cümlesi de, kadın
ve erkeklerin, hür ve kölelerin imanlarını ve bütün bu bireylerin iman
yönünden birbirlerine karşı üstünlüklerini en iyi bilenin Allah olduğunu ifade
etmekte, böylelikle de Allah katında mühim olanın soy sop değil, iman kuvveti
olduğunu ihsas ettirmektedir. Dolayısıyla mü’minler de insanları
değerlendirirken bu ölçüye dikkat etmelidirler.
Câhiliye
zamanında câriye sahipleri, bunları ücret karşılığı fuhuş yapmak üzere kiraya
verir ve bundan para kazanırlardı. Âyette geçen إِتِّخَاذُ
الْأخْدَانِ (ittihâzü’l-ahdân) ifadesi, gizli dost tutmak mânasında olup,
genelde câriyelerin belirli birisiyle buluşup zina etmesi manasına
gelmekteydi. Âyet bu çirkin ve insanlık dışı âdeti yasaklamış, cariyelerle
evliliğin namus ve hukuk temeli üzerine oturmasını istemiştir.
Evlenip
iffetleri koruma altına alındıktan sonra zina eden cariyelere hür kadınların
cezasının yarısı, yani yüz sopanın yarısı olan elli sopa cezası uygulanacaktır.
Âlimlerin çoğunluğuna göre âyetteki “muhsanât” kelimesi evli kadınları değil,
bekâr hür kadınları ifade etmektedir. Zira evli hür kadınların zina cezası
sünnetle sabit olan recimdir ve bu ceza bölünebilir nitelikte değildir.
Unutmayın
ki: 
Nisâ Suresi tefsiri için tıklayınız…
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Nisâ Suresi 25. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…
Kaynak: https://www.islamveihsan.com/
 
				


