Huzur ve Saadetin İlk Şartı

Huzur ve Saadetin İlk Şartı
Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Huzur ve Saadetin İlk Şartı ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Huzur ve Saadetin İlk Şartı başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Huzur ve Saadetin İlk Şartı ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.
Kur’ân-ı Kerim’e göre kurtuluşa nasıl erilir? Toplum yaşamında huzur ve saadetin ilk şartı nedir?
Mevlânâ Hazretleri Mesnevî’de der ki:
“Harîslerin, yani dünyayı çok sevenlerin göz testileri hiç dolmaz. Sadef de kanaat edici olmayınca, içi inci ile dolmaz.”(c.1, 21)
İhtiras her yaratılmışın fıtratında derece derece, ama mutlaka mevcuttur. İki çocuğun eline aynı oyuncakları verseniz, biri diğerinin elindekine, fıtratındaki meyil kadar hased eder. Bu meylin kontrol altına alınıp asgarîye indirilmesi de fakat nefis terbiyesi ile olabilecekdür. Bundan dolayıdır ki, Kur’ân-ı Kerim’de “Kendisini tezkiye eden, (kötü temâyüllerden arındırıp temizleyen) kurtuluşa erer.” (el-Â’lâ, 14) buyrulmuştur. Toplum yaşamında huzurun ve saadetin birinci şartı, Allâh’ın bizim için takdir ettiğine râzı olmaktır. Zîrâ bu takdir, kader-i mutlak icabıdır. Kaderse bir sır ummânıdır. Onda gizli olan hikmetlerin künhüne vâkıf olmak aslâ olabilecek değildir. O hâlde, Allâh’ın takdirine râzı olup o takdirdeki hikmete itimad etmek şarttır. Bu hâle muvaffak olamayanlar, içinde her türlü iştihanın tuğyan ettiği bir gayyâ kuyusu anaforunda perişan olurlar.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Ab-ı Hayat Katreleri, Erkam Yayınları
Kaynak: https://www.islamveihsan.com/