Kuran-ı Kerim

Enfâl Suresi 11. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Enfâl Suresi 11. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Enfâl Suresi 11. ayeti ne anlatıyor? Enfâl Suresi 11. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

Enfâl Suresi 11. Ayetinin Arapçası:

اِذْ يُغَشّ۪يكُمُ النُّعَاسَ اَمَنَةً مِنْهُ وَيُنَزِّلُ عَلَيْكُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءً لِيُطَهِّرَكُمْ بِه۪ وَيُذْهِبَ عَنْكُمْ رِجْزَ الشَّيْطَانِ وَلِيَرْبِطَ عَلٰى قُلُوبِكُمْ وَيُثَبِّتَ بِهِ الْاَقْدَامَۜ

Enfâl Suresi 11. Ayetinin Meali (Anlamı):

En kritik anda Allah, bütün endişelerinizi unutturacak bir emniyet sebebi olarak sizi hafif ve tatlı bir uykuveyaldırıyordu. Sizi maddeten ve mânen temizlemek, şeytanın içinize attığı bütün kötü duyguları gidermek, kalplerinizi kuvvetlendirmek ve ayaklarınızın yere sağlam basmasını sağlamak maksadıyla üzerinize gökten su indiriyordu.

Enfâl Suresi 11. Ayetinin Tefsiri:

Müslümanların
Bedir’deki karargâhları kumluktu, bundan dolayı rahatlıkla yürünemiyordu. Ayrıca
mevcut su azaldığından, su sıkıntısı da baş göstermişti. Abdest ve gusül için
yeterli su bulmakta kuvvetlik çekiliyordu. Şeytan da gerek bu sıkıntılarla gerekse
müşriklerin çok ve kuvvetli olması ile mü’min yüreklere korku salmaya
çalışıyordu. O gece Allah Teâlâ yağmur yağdırdı. Vâdiden seller aktı. müslümanlar
kaplarını doldurdular, abdest aldılar, guslettiler ve hayvanlarını suladılar.
Yağan yağmur, bunun yanı sıra tozları yatıştırdı ve zemini sağlamlaştırdı. Kureyş
müşrikleri ise yağmur sebebiyle yerlerinden ayrılamadılar, hareketsiz kaldılar.
Ayrıca Allah Teâlâ müslümanlara sükûnet verici, dinlendirici bir uyku hâli
bahşetti. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, IX, 256 vd.)

Âyet-i
kerîmede o gece yağmurun yağdırılmasının dört hikmetinden bahsedilir:

    Müslümanların
kirlerini temizlemelerini, hadesten ve necâsetten tahâret almalarını sağlamak;
böylece gönüllerini huzura kavuşturmak.

    Kalplerine
arız olan şeytanî vesvese ve düşünceleri temizlemek. Düşman ordusu, Bedir
suyunu tuttuklarından, şeytan müslümanları susuzluktan kırılmakla korkutuyordu.
Eğer doğru yol üzere bulunsalardı böyle bir sıkıntıya maruz kalmayacaklarını
fitliyordu.

    Yağmur
vesilesiyle, Allah’ın kendilerine olan yardımının devam ettiğini görerek
mü’minlerin kalplerinin kuvvet bulması; Allah’a olan tevekkül ve
teslimiyetlerinin artması ve birbirlerine olan bağlarının da kuvvetlenmesi.

    Yağmurun
kumları ıslatıp pekiştirmesi sebebiyle ayakların kumlara batmamasını, gömülüp
kaymamasını sağlamak. Böylelikle düşman karşısında da sapasağlam durmalarına
yardımcı olmak.

İlâhî
yardımın bir diğer şekli, meleklerin yardıma inmesi ve kafirlerin kalplerine
korku salması şeklinde tecelli ediyordu:

Enfâl Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Yusuf Suresi 98. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Enfâl Suresi 11. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın