Kuran-ı Kerim

A’râf Suresi 19. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

A’râf Suresi 19. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

A’râf Suresi 19. ayeti ne anlatıyor? A’râf Suresi 19. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

A’râf Suresi 19. Ayetinin Arapçası:

وَيَٓا اٰدَمُ اسْكُنْ اَنْتَ وَزَوْجُكَ الْجَنَّةَ فَكُلَا مِنْ حَيْثُ شِئْتُمَا وَلَا تَقْرَبَا هٰذِهِ الشَّجَرَةَ فَتَكُونَا مِنَ الظَّالِم۪ينَ

A’râf Suresi 19. Ayetinin Meali (Anlamı):

Allah: “Ey Âdem! Sen de eşinle birlikte cennete yerleşin. Dilediğiniz yerden canınızın çektiği her çeşit nimetten yiyin, için. Lakin şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zâlimlerden olursunuz!” buyurdu.

A’râf Suresi 19. Ayetinin Tefsiri:

İlâhî
huzurdan kovulduktan sonra insana düşmanlığını yeminle ve açıktan ilan eden ve
bu hususta Rabbinden izin de alan İblîs, hemen harekete geçerek Âdem ve eşine
vesvese verdi. Kalplerine girip sinsî düşünceleri üflemeye, tekrar tekrar
telkin etmeye başladı. Hedefi, azgınlığının ortaya çıkmasına yegane âmil olan
insanın ayaklarını kaydırmak, onu cennetten çıkarmak ve aşağıların aşağısına
yuvarlamaya çalışmaktı. Bunu başarmak için de düşmanının en zayıf noktasını
yakalaması gerekiyordu. Nihayetinde bu noktayı da buldu. Daha önce birbirine
kapalı bulunan avret yerlerinin ve farkında olmadıkları şehvet duygularının
açığa çıkıp onlara görünmesini sağlayacaktı. Halbuki Âdem ve Havva, o zamana
kadar avret yerlerinin varlığından habersizdiler; bunu görmüyorlar hatta
bilmiyorlardı. Cenâb-ı Hak ilk etapta bu yerleri bir biçimde örtmüş ve
gizlemişti. İşte İblîs bu gizli avret yerlerinin ortaya çıkmasını sağlayacak,
bu hususta Âdem ve Havva’yı dürtüp harekete geçirecek türden bir vesvese verdi.
Yine aynı maksattan hareketle onlara “Rabbiniz size bu ağacı, sırf melek
olmamanız yahut burada ebediyen kalmamanız için yasakladı”
dedi. Bu yasak
ağaçtan yedikleri takdirde yeme ihtiyacından kurtulup melekler gibi
olacaklarını yahut ölüm yüzü görmeyip ebedi kalacaklarını dile getirdi. Bütün bu
çaba ve gayretleri hep onların iyiliği için gösterdiğine ve kendisinin doğru
söyleyen içten bir nasihatçı olduğuna dair de ağır yeminler etti.  Burada İblîs’in, insandaki cinsiyet,
ihtiyaçsız olma ve ebedî kalma duygularını çok iyi kullandığı görülmektedir:

A’râf Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Mâide Suresi 110. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

A’râf Suresi 19. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın