A’râf Suresi 161. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
A’râf Suresi 161. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.
A’râf Suresi 161. ayeti ne anlatıyor? A’râf Suresi 161. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…
A’râf Suresi 161. Ayetinin Arapçası:
وَاِذْ ق۪يلَ لَهُمُ اسْكُنُوا هٰذِهِ الْقَرْيَةَ وَكُلُوا مِنْهَا حَيْثُ شِئْتُمْ وَقُولُوا حِطَّةٌ وَادْخُلُوا الْبَابَ سُجَّدًا نَغْفِرْ لَكُمْ خَط۪ٓيـَٔاتِكُمْۜ سَنَز۪يدُ الْمُحْسِن۪ينَ
A’râf Suresi 161. Ayetinin Meali (Anlamı):
Bir zamanlar onlara şöyle buyurduk: “Şu şehre yerleşin, orada bulunan nimetlerden istediğiniz gibi yiyin, için. «Günahlarımızı bağışla ey Rabbimiz!» deyip şehrin kapısından alçakgönüllülükle eğilerek girin ki biz de hatalarınızı bağışlayalım. Böyle doğru ve güzel davranışlarda bulunanları bi hayli fazla ödüllendireceğiz.”
A’râf Suresi 161. Ayetinin Tefsiri:
Bahsedilen
şehir Kudüs yahut Erîha’dır. İsrâiloğulları’ndan oraya girip yerleşmeleri, orada
istedikleri nimetlerden yiyip içmeleri, bağışlanma dilemeleri ve şehrin
kapısından da başlarını eğerek tevâzu içinde girmeleri istenir. Böyle
yaptıkları takdirde büyük mükâfatlara nâil olacakları müjdelenir. Lakin onlar
bu hususta da haksız davranma yolunu tercih ederler ve gökten üzerlerine inen
büyük bir azaba uğrarlar. (bk. Bakara 2/58-59)
İsrâiloğulları’nın
“Ya Rabbi! Affet, günahlarımızı bağışla!” mânasında الحطة(hıtta) değil de bir harf ilâvesiyle arpa dânesi mânasında
اَلْحِنْطَةُ(hınta) demeleri
ve bu yüzden azaba uğramalarında şöyle bir nükte bulunmaktadır: “Onlar,
söylemeleri istenen kelimeye bir harf ekleyerek «hıtta» yerine alayvâri bir
biçimde «hınta» dediler ve sözü edilen azaba uğradılar. Bu hâdise, dini
mevzularda bir ilavede bulunmanın ve bidat çıkarmanın gerçekten ne kadar
tehlikeli ve zararlı bir durum olduğunu göstermektedir. Ayrıca söz amelden her
bakımdan noksan ve geridedir. Şu halde sözü değiştirmek böyle bir azabı
gerektirdiğine göre, fiil ve ameli değiştirmenin ne kadar daha büyük bir cezayı
gerektirdiğini düşünmek lazımdır. (Kuşeyrî, Letâifü’l-işârât, I, 363)
Şimdi
anlatılacak olan “Ashâb-ı Sebt” kıssası, Allah’ın buyruklarına karşı gelmenin
dünya çapında bile nasıl acı sonuçlara yol açtığunu çok ibretli sahneler halinde
gözler önüne serer:
A’râf Suresi tefsiri için tıklayınız…
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
A’râf Suresi 161. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…
Kaynak: https://www.islamveihsan.com/