Âl-i İmrân Suresi 130. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Âl-i İmrân Suresi 130. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.
Âl-i İmrân Suresi 130. ayeti ne anlatıyor? Âl-i İmrân Suresi 130. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…
Âl-i İmrân Suresi 130. Ayetinin Arapçası:
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تَأْكُلُوا الرِّبٰٓوا اَضْعَافًا مُضَاعَفَةًۖ وَاتَّقُوا اللّٰهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَۚ
Âl-i İmrân Suresi 130. Ayetinin Meali (Anlamı):
Ey iman edenler! Kat kat faiz yemeyin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz.
Âl-i İmrân Suresi 130. Ayetinin Tefsiri:
“Faizin kat kat artırılması”, vaktinde
ödenemeyen faiz borcuna gecikmelerden dolayı söz konusu olan ilâveler eklene
eklene faizin ana para kadar yahut ondan daha çok olması demektir. Cahiliye
zamanında, mesela bir birinin birinden yüz dirhem alacağı olsa, borçlunun da
ödeyecek gücü olmasa, borçlu alacaklıya: “Bana müddet ver, ben de ödeyecek
borcumu artırayım” der ve borcunu iki yüz dirheme çıkarırdı. Sonra, ikinci
ödeme günü gelince aynı durum tekrarlanırdı. Nihâyet yüz dirhemlik borç,
yüzlerce dirhem borç haline dönüşür ve borçlu bunu ödemek mecburiyetinde
kalırdı. (bk. Taberî, Câmi‘u’l-beyân, IV, 119)
Bakara
sûresinin 275 ve devam eden âyetlerinde faizin yasaklanma safhaları ve
günahlığının büyüklüğüile ilgili geniş bilgi verilmiştir. Medine
döneminin ilk senelerinde inen bu âyetler ise, faizin yasaklanma safhalarından
biri olarak “kat kat faiz yemeği” haram kılmaktadır. Böylelikle ilk kez, o
devirde en fazla uygulanan ve yoksuli en fazla ezen fahiş ribâ, yani mürekkep faiz
yasaklanmıştır. Bu, tıpkı içkinin, içilmesinin haram kılınmayıp sarhoş halde
namaza yaklaşılmasının yasaklanması safhasına benzemektedir. Bütün çeşitleriyle
faiz ise ardındanları inen “Allah, alış-verişi helâl, faizi ise haram
kılmıştır” (Bakara 2/175) âyetiyle yasaklanmıştır.
Başarıya
ve kurtuluşa ermenin yolu, Allah’ın yasaklarından tamamen uzak durup emirlerini
yerine getirmeye çalışmaktır. Bu bakımdan takvâ emredilmektedir. Diğer taraftan
işlenen her bir günah, büyüklüğüne göre kişiyi kâfirlere yaklaştırmakta ve onun
cehenneme girmesine neden olmaktadır. Cehennem ise kâfirler için
hazırlanmıştır. Dolayısıyla başta faiz gibi büyükleri olmak üzere bütün
günahlardan uzak durmak suretiyle “ateşin ta kendisi” olarak isimlendirilen o
cehennemden sakınmamız emredilmektedir. Allah’ın rahmet ve bereketine
ulaşabilmek için de Allah’a ve Rasûlü’ne itaatin; onların emir ve yasaklarını
dikkate alarak bir ömür sürmenin gerekliliği üzerinde durulmaktadır. Zira
Allah’ın bağışlamasına ve cennete ulaşabilmenin yolu budur:
Âl-i İmrân Suresi tefsiri için tıklayınız…
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Âl-i İmrân Suresi 130. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…
Kaynak: https://www.islamveihsan.com/