Kuran-ı Kerim

Ra’d Suresi 3. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Ra’d Suresi 3. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Ra’d Suresi 3. ayeti ne anlatıyor? Ra’d Suresi 3. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

Ra’d Suresi 3. Ayetinin Arapçası:

وَهُوَ الَّذ۪ي مَدَّ الْاَرْضَ وَجَعَلَ ف۪يهَا رَوَاسِيَ وَاَنْهَارًاۜ وَمِنْ كُلِّ الثَّمَرَاتِ جَعَلَ ف۪يهَا زَوْجَيْنِ اثْنَيْنِ يُغْشِي الَّيْلَ النَّهَارَۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ

Ra’d Suresi 3. Ayetinin Meali (Anlamı):

O Allah ki, yeryüzünü enine boyuna yayıp genişletti, oraya yerinden oynatılamaz dağlar yerleştirdi, nehirler akıttı ve orada her bir ürünü çifter çifter yetiştirdi. O, sürekli olarak olarak geceyi de gündüze bürüyüp duruyor. Doğrusu bütün bunlarda, sistemli düşünebilen kimseler için nice deliller, alınacak nice dersler mevcuttur.

Ra’d Suresi 3. Ayetinin Tefsiri:

Bunlar:

 
Cenâb-ı Hak, içinde yaşadığımız yeryüzünü göklerden ayırmış, gök
cisimleri içinden çekip almış, onu çeşitli jeolojik devirler neticesinde
enine ve boyuna uzatarak insanın yaşamasına uygun hale getirmiştir.
Sarsılmaması için oraya yerinden kıpırdatılamayacak, sağlam ve oturaklı dağlar
yerleştirmiş ve aralarından ırmaklar akıtmıştır.

 
Orada her türlü meyve, sebze ve diğer ürünleri var etmiş; bunları
da aynen insan ve hayvanlarda olduğu gibi çift, yani erkekli dişili
yaratmıştır. Her ağaç, her bitki fakat erkek ve dişi tohumlarının
çiftleşmesinden ve döllenmesinden meydana gelir. Bir kısım bitkilerde erkek
ayrı ağaçta dişi ayrı ağaçta olur. İncir buna örnektir. Bir bölümünde ise hem
erkeği, hem dişisi aynı çiçekte bulunur. Çiçek, erkekli ve dişili bir hünsa
şeklinde açar ve döllenmeyi kendi bünyesi içinde gerçekleştirir. Çoğunlukla
çiçekler böyledir. Esen rüzgarlar da bu çiftleşmeyi sağlamada vasıta olur. (bk.
Hicr 15/22)

 
Rabbimiz her an devamlı olarak geceyi de gündüzün üzerine
sarmaktadır. Saat yelkovanı istikâmetinde dönen dünya yuvarlağında bir yandan
güneş ışığı, karşısına gelen gece kısmını gündüze çevirirken, güneşin
karşısından ayrılan gündüz kısmını da gece karanlığı sarmalayıp geceye
çevirmektedir. İşte, “Allah, sürekli olarak olarak geceyi gündüzün üzerine sarıyor,
gündüzü de gecenin üzerine sarıyor”
(Zümer 39/5) âyeti bu karşılıklı sarıp
sarmalamayı beyân etmektedir.

Yeryüzünde
cereyan eden bu büyük hâdiselerde, sistemli bir biçimde düşünüp eserden eserin
sahibine, sanattan sanatkâra ulaşabilen kimseler için Allah’ın birliğini,
azamet ve kudretini gösteren nice deliller, alınacak nice ibretler ve
çıkarılacak nice dersler bulunmaktadır.

İlâhî
kudreti hakıran bir diğer azamet tecellisi de şudur:

Ra’d Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Âl-i İmrân Suresi 165. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Ra’d Suresi 3. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın