Kuran-ı Kerim

Bakara Suresi 224. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bakara Suresi 224. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Bu paylaşımımızda siz kıymetli okurlarımız için Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı bilgiler sunmaya çalıştık. Kuran Meali ve Tefsiri başlıklı konumuzu dikkatli okumanızı öneririz. Yazımızın detayın Kuran Meali ve Tefsiri ile alakalı geniş bir şekilde bilgilere sahip olacaksınız.

Bakara Suresi 224. ayeti ne anlatıyor? Bakara Suresi 224. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri…

Bakara Suresi 224. Ayetinin Arapçası:

وَلَا تَجْعَلُوا اللّٰهَ عُرْضَةً لِاَيْمَانِكُمْ اَنْ تَبَرُّوا وَتَتَّقُوا وَتُصْلِحُوا بَيْنَ النَّاسِۜ وَاللّٰهُ سَم۪يعٌ عَل۪يمٌ

Bakara Suresi 224. Ayetinin Meali (Anlamı):

Allah’ın adını, olur olmaz ettiğiniz yeminleriniz yüzünden iyilik yapmanızın, kötülüklerden sakınmanızın ve bireylerin arasını düzeltmenizin önünde bir engel hâline getirmeyin. Allah, her şeyi işiten ve bilendir.

Bakara Suresi 224. Ayetinin Tefsiri:

Âyet-i
kerîmenin iniş sebebiyle alakalı şöyle bir olay rivayet edilmektedir: Beşîr b.
Nûmân el-Ensârî, Abdullah b. Revâha’nın kız kardeşi olan hanımını boşadı. Sonra
onunla yeniden evlenmek istedi. Bu arada Abdullah, Beşîr’in yanına gitmemeye,
onunla konuşmamaya ve kız kardeşiyle onun arasını düzeltmemeye yemin etmişti.
Kendisine Beşîr’in yeniden evlenme teklifi bildirilince: “Ben şöyle şöyle
yapmamağa Allah adına yemin ettim. Dediğiniz şeyi yapabilmem için yemînimi
bozmam gerekir” dedi. Bu olay üzerine bu âyet nâzil oldu. (Vâhidî, Esbâbu’n-nüzûl,
s. 80; Fahreddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-gayb, VI, 65)

Yemin,
Allah’ın adını zikrederek, “vallahi, billâhi” diyerek bir sözün doğuluğunu
kuvvetlendirmeye çalışmaktır. Böylelikle yapılan yeminin mânası ise, “doğru
dile getirdiğime ve dediğimi yapacağıma Allah’ı şâhit tutuyorum” demektir. İslâm’a
göre insanlar fakat Allah adına yemin edebilirler; başka varlıklar üzerine
yemin etmeleri caiz değildir.

En
yüce varlık olan Allah adına yapılan yeminin, O’na olan tâzimin bir gereği
olarak tutulması ve bozulmaması lâzımdır. Bunun için de mü’min, hangi şeye ne
maksatla yemin ettiğine ve yemininin Allah’ın rızâsına uygun olup olmadığına
dikkat etmelidir. Eğer yapılan yemin “iyilik yapmak, kötülüklerden sakınmak,
bireylerin arasını düzeltmek” gibi hayırlı işleri engellemek gayesini
taşıyorsa, bu Cenâb-ı Hakk’ın rızâsına aykırıdır. Öncelikle böyle bir yemin
yapılmamalıdır; yapıldıysa da mutlaka bozulmalıdır. Bunun Allah’a bir
saygısızlık bulunacağı zannedilmemelidir. Bu hususu daha da açıklığa kavuşturmak
üzere diğer bir âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:

“İçinizden fazilet ve servet sahibi kimseler, bundan böyle
akrabalarına, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere mallarından bir şey
vermeyeceklerine dair yemin etmesinler. Affetsinler, hoş görsünler! Öyle ya,
onları bağışlamanıza karşılık Allah’ın da sizi bağışlamasını istemez misiniz?
Allah, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.”
(Nûr 24/22)

Resûlullah
(s.a.s.) de şöyle buyurur:

“Bir şey ile ilgili yemin edip başkasını daha hayırlı gören kişi
yemîninin kefâretini versin ve daha hayırlı gördüğü şeyi yapsın.”
(Müslim,
Eymân 12; Tirmizî, Nüzür 5)

İnsanın
sorumlu tutulacağı yemine gelince:

Bakara Suresi tefsiri için tıklayınız…

Ayrıca Bakınız.  Nisâ Suresi 9. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Bakara Suresi 224. ayetinin meal karşı karşıya geldirması ve diğer ayetler için tıklayınız…

Kaynak: https://www.islamveihsan.com/

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın